10 Kasım 2016 Perşembe
Talas Savaşı Nedenleri ve Sonuçları
Yayınlayan 00:00
Unknown
Nedenleri:
Sonuçları:
9 Kasım 2016 Çarşamba
Uygurların Tarihteki Önemi
Yayınlayan 23:24
Unknown
- Türk tarihinde yerleşik hayata geçen ilk devlettir.
- Ticaretten büyük gelir elde etmişler ve bakımlı modern kentler kurmuşlardır. Mani ve Buda dinlerine ait stupa ve pagoda denilen tapınaklar yapmışlar ve mimaride de kendilerini göstermişlerdir. Mani dininin etkisiyle hükümdarına ''ay'' ve ''kün'' ünvanlarını vermişlerdir.
- Bugünkü matbaanın temeli olan hareketli harf sistemini geliştirmişlerdir.
- Sulama kanalları açarak modern tarım yapmışlardır.
- Minyatür ve fresk (duvar resmi) sanatının ilk örneklerini yaptılar.
- İlk kez kütüphanecilik ve örgün eğitim başlatmışlardır.
- Kendilerine özgü alfabe olan 18 harften oluşan Uygur alfabesini kullanmışlardır.
- Moğol topluluklarının Türkleşmesinde etkili olmuşlardır.
- İlk kez Türk töresini yazılı hale getirmişlerdir.
- Kabul ettikleri dinlere ait terimleri Türkçeleştirerek ulusal benliklerini korumaya çalışmışlardır.
- Karabalgasun, Sine Uşi, Moyen Çor adlı anıtları bulunmaktadırlar.
Avarlar (560-805) Hakkında Kısaca
Yayınlayan 23:18
Unknown
Avarlar hakkındaki bilgiler ilk olarak Bizanslı tarihçi Menandros Protektor ve Teofilaktos Simokates'in çalışmaları ile ortaya çıkmıştır. Avarların kökenleri hakkında şunları söyleyebiliriz ki; Orta Asya steplerinde etnos bir halkken 555 tarihinde Göktürkler tarafından batıya sürülen Juan-Juanlar bir diğer adıyla Cücenler batıda Sabar Türkleriyle karışıp ileriki yıllarda tamamen Türkleştiler. Ancak tüm teorilerin kesiştiği nokta Avarlar'a bağlı kabile topluluğunun homojen bir etnik kökene ait olmadığı yönündedir. Avarlar gerçekten özgün bir etnik grup olsalar bile bu durum Avrupa'da yaşadıkları süre için geçerli değildir. Romalı olmanın bir etnik anlam içermemesi gibi Avar olmak da Avar Kağanlığı'nın bir parçası olmak anlamına gelmektedir. Kesin bulgulara dayanan tek olgu ise Avarların Avrupa'ya göç ettiklerinde türdeş olmadıkları ve birçok etnik kökenden gelen topluluğu içlerinde barındırdıklarıdır. Bu gruplardan birkaçı İskitler, Hiung-nu, Hunlar, Bulgarlar, Avarlar, Hazarlar, Kumanlar ve Moğollar'dır. Ayrıca Avarlar, Avrupa'ya doğru göç hareketinde özellikle Türk kabilelerinden yoğun şekilde etkilenmişlerdir. Avarlar'ın homojen bir etnik grup olmadığı hakkında Tarihçi Walter Pohl 1998'de H. W. Haussig'in 1953 tarihli çalışmalarını, K. Czeglèdy'nin 1983'teki bulgularını ve kullanılan yöntemler dizgesine ait itirazlarını şöyle derlemiştir: Avrupalı Avarların atalarının kim olduğunu bulmaya çalışmak önemsiz bir çaba. Yalnız şundan eminiz ki bu topluluk, geçmişi çok eskilere dayanan bir ad taşıyor ve Göktürk boyunduruğu altında yaşamak istemeyen boyların bir karışımından oluşmuş.
Büyük Hun Devleti yıkılınca önce Orta Asya'da, daha sonra bugünkü Romanya ve Macaristan'da devlet kurmuşlardır. İstanbul'u kuşattılar. Devlet idaresi ve askerlik alanında Balkan milletlerini etkilemişlerdir.
Avarlar, süvari kılıcı ve üzengiyi Avrupalılara öğretmişlerdir.
Not: Avarlar 619 ve 626'da ilk kez İstanbul'u kuşatmışlardır. 626'daki kuşatmayı Sasanilerle birlikte gerçekleştirmişlerdir.
Orhun Yazıtları (Göktürk Kitabeleri - Orhun Abideleri)
Yayınlayan 11:05
Unknown
II. Göktürk Devleti Dönemi'nden kalma yazıtlardır. Günümüzde Moğolistan'da Orhun Nehri vadisinde bulunmaktadır. Orhun yazıtlar;
Vezir Tonyukuk (725), Kül Tigin (732) ve Bilge Kağan (735) adına dikilmiş yazıtlardan oluşmaktadırlar. Orhun Yazıtları Türk tarihinin bilinen ilk yazılı ve edebi eseridir. Göktürk (Orhun) alfabesi ile yazılmışlardır. (Ayrıca yazıtlarda Çince metinler de yer almıştır. Orhun Yazıtları ilk kez Danimarkalı bilgin Thomsen tarafından okunmuştur. Orhun Yazıtları'nın yazarları Vezir Tonyukuk ve Yollug Tigin'dir.
Orhun Yazıtları'nın bazı özellikleri:
- Türk tarihini aydınlatan ilk yazılı kaynaklardır.
- Türk edebiyat tarihinin ilk yazılı eserleridir.
- Türk adının geçtiği ilk ve Türkçe metinler Orhun Yazıtları'dır.
- Orhun Yazıtları'nda devlet adamları ile halkın karşılıklı görevlerinden söz edilmiştir.
- Orhun Yazıtları'nda Türk kültürüyle ilgili çok önemli bilgiler yer almaktadır.
- Orhun Yazıtları'nın Türklere ait olduğunu dünyaya Danimarka Kraliyet Bilim Akademisi duyurmuştur.
Büyük Hun Devleti (Asya Hun İmparatorluğu) Hakkında
Yayınlayan 10:47
Unknown
Orta Asya'da güçlü devletler kurmuşlardır. Orta Asya'da Türkler tarafından kurulmuş olan ilk teşkilatlı devlet, Asya Hun Devleti'dir. Türkler tarafından kutsal sayılan Ötüken Bölgesinde kurulan Asya Hun Devleti'nin bilinen ilk hükümdarı Teoman'dır.
Not: Çinliler Hun Türklerinin akınlarını önleyebilmek için bu dönemde ünlü Çin Seddi'ni inşa etmişlerdir.
- Mete Han zamanında Hun Devleti, daha sonraki Türk devletlerine temel oluşturan, sivil ve askeri teşkilata, siyasi prensiplere kültür ve sanat değerlerine sahip bir devlet haline geldi.
- Mete Han askeri ve idari alanda güçlü bir devlet kurup Türk dünyasında birliği sağlamıştır. Çin'e sefer düzenleyip vergiye bağlamış ve İpek Yolu'nu kontrol altına almıştır.
- Mete Han, Orta Asya'daki Türk boylarını ilk kez bir bayrak altında toplamıştır.
Not: Türk tarihinde ilk düzenli askeri teşkilat ve kurultay Mete Han Dönemi'nde kurulmuştur. Mete Han'ın Büyük Hun Devleti'nin hükümdarı olduğu MÖ 209 tarihi Türk Kara kuvvetlerinin kuruluş tarihi olarak kabul edilmiştir. Mete Han'ın kurduğu askeri teşkilat 10'lu sisteme dayanıyordu. Bu sistem daha sonraki dönemlerde dünyada birçok devlet tarafından örnek alınmıştır.
- Mete'nin ölümünden sonra zayıflayan Hunlar parçalanmış, bir bölümü Çin'in egemenliği altına girmiş, bir bölümü de batıya göç etmiştir. Batıya göç eden Hunlar Karadeniz'in kuzeyindeki toplulukları Avrupa içlerine sürmüşlerdir. Bu gelişme Kavimler Göçü'ne neden olmuştur.
Etiketler: büyük hun, büyük hun devleti, hun, hun devleti, hun devleti hakkında, kavimler göçü, orta asya
Eski Türk Devletlerinde Din ve İnanış
Yayınlayan 08:45
Unknown
Eski Türk topluluklarının dini inanışlarına göre, Gök Tanrı, tek yaratıcı olarak görülmektedir. Hemen hemen bütün Türk toplumlarında kurban sunulan varlıkların başında ve hepsinin üstünde Gök Tanrı vardır.
Gök tanrı inancına göre hükümdar, Gök tanrı tarafından görevlendirilir ve dünyayı onun adına yönetirdi. Tanrı emreder, iradesine uymayanı cezalandırırdı.
Türklerde ölümden sonra yaşam inancı bulunmaktadır. Öldükten sonra ahiret inancından dolayı, ölen kimsenin sağlığında öldürmüş olduğu kimselerin resimlerini tahtalar üzerine oyup mezara koyarlardı. Ölüyü atıyla birlikte gömme de yaygın bir inanıştı. Birisi öldüğü zaman yanına atını, bütün takımlarıyla birlikte gömerlerdi.
Mezarın üstüne yaşamda iken öldürdüğü düşman sayısınca onları temsil eden ''balbal'' adı verilen heykelcikler dikilirdi. Cenaze törenlerine ''yuğ'' adı verilirdi. Ölenlerin gömüldüğü yerlerin belli olması için ''kurgan'' adı verilen tümsek mezarlar yapılırdı.
Türkler arasında yayılan diğer dinler Budizm, Manihaizm, Taoizm, Hristiyanlık ve Museviliktir. Bu dinler de Türk kültürünü etkilemiştir.
Gök tanrı inancına göre hükümdar, Gök tanrı tarafından görevlendirilir ve dünyayı onun adına yönetirdi. Tanrı emreder, iradesine uymayanı cezalandırırdı.
Türklerde ölümden sonra yaşam inancı bulunmaktadır. Öldükten sonra ahiret inancından dolayı, ölen kimsenin sağlığında öldürmüş olduğu kimselerin resimlerini tahtalar üzerine oyup mezara koyarlardı. Ölüyü atıyla birlikte gömme de yaygın bir inanıştı. Birisi öldüğü zaman yanına atını, bütün takımlarıyla birlikte gömerlerdi.
Mezarın üstüne yaşamda iken öldürdüğü düşman sayısınca onları temsil eden ''balbal'' adı verilen heykelcikler dikilirdi. Cenaze törenlerine ''yuğ'' adı verilirdi. Ölenlerin gömüldüğü yerlerin belli olması için ''kurgan'' adı verilen tümsek mezarlar yapılırdı.
Türkler arasında yayılan diğer dinler Budizm, Manihaizm, Taoizm, Hristiyanlık ve Museviliktir. Bu dinler de Türk kültürünü etkilemiştir.
Türklerin İslamiyetle Tanışmaları
Yayınlayan 06:16
Unknown
Türkler ile Müslümanlar arasındaki ilk ilişkiler Dört Halife Devri'nde başlamıştır. Hz.Osman Dönemi'nde Araplar ile Hazarlar arasında savaşlar başlamıştır. Emeviler Dönemi'nde Türkler ile Araplar arasındaki mücadeleler artarak devam etti. Emevilerin izlediği ''Arap milliyetçiliği (mevali)'' politikası Türklerin İslamiyet'i benimsemesini engelledi. Bu dönemde Araplarla Türgişler arasında savaşlar yapıldı. 750'de Emevilerin yıkılıp yerine Abbasilerin kurulmasından sonra Türkler ile Müslümanlar arasındaki mücadeleler sona erdi. 751 yılında Çinliler ile Abbasiler arasında yapılan Talas savaşı Türkler ile Müslümanlar arasındaki ilişkilerde bir dönüm noktası olmuştur.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)